Edinilen bilgilere göre, filoda farklı ülkelerden çok sayıda insan hakları savunucusu ve sivil toplum temsilcisi yer alıyordu. Aktivistler, filonun tamamen barışçıl bir misyonla hareket ettiğini, hedeflerinin Gazze’ye insani yardım ulaştırmak olduğunu vurguladı.

Aktivistler Gözaltında

İsrail güçlerinin operasyonu sonrası gemiler, limana çekilerek aktivistler gözaltına alındı. Gözaltına alınanlar arasında Vorarlberg’de ikamet eden Türk vatandaşı Erol Büyük’ün de bulunduğu bildirildi. Yetkililer, Büyük ve diğer aktivistlerin sağlık durumları hakkında bilgi vermedi.

Aktivistlerin bir kısmının, İsrail’in Negev Çölü’nde bulunan Ketziot Cezaevine nakledilme ihtimali olduğu, insan hakları örgütlerinin bu konuda endişelerini dile getirdiği öğrenildi. Ketziot Cezaevi, daha önce Filistinli tutukluların zor koşullarda tutulduğu yönündeki raporlarla gündeme gelmişti.

Ben Gvir’den Sert Açıklamalar

İsrail Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, operasyon sonrası yaptığı açıklamada aktivistleri “terör destekçisi” olmakla suçladı. Ben Gvir’in, filodaki kişilerin yüksek güvenlikli cezaevlerine sevk edilmesi için çağrıda bulunduğu ifade edildi. Bu açıklama, uluslararası hukuk çevrelerinde tepkiyle karşılandı.

Uluslararası Tepkiler

Birleşmiş Milletler yetkilileri, İsrail’in müdahalesinin “uluslararası hukuk açısından incelenmesi gerektiğini” belirtirken; çeşitli insan hakları kuruluşları da gözaltına alınan aktivistlerin güvenliği ve yasal hakları konusunda endişelerini dile getirdi.

Türkiye Dışişleri Bakanlığı, Türk vatandaşlarının durumunu yakından takip ettiklerini ve gerekli diplomatik girişimlerin başlatıldığını açıkladı. Avusturya’daki sivil toplum kuruluşları da Erol Büyük’ün güvenliği için yetkililere çağrıda bulundu.