
Başvuranın büyükannesi 1939’da İsviçre vatandaşı olmuştu. Ancak 1961’de bir Avusturyalı ile evlenince, o dönemde çifte vatandaşlık yasak olduğundan vatandaşlığını kaybetti. Vatandaşlığı koruyabilmesi için düğünde resmi beyan vermesi gerekiyordu, fakat yapmadı.
Büyükannenin ve başvuranın annesinin daha sonra yeniden vatandaşlığa alınmasına rağmen, başvuran bu hakkı miras yoluyla devralamadı. Mahkeme, vatandaşlığın soy bağıyla “otomatik” devredilemeyeceğini, yalnızca bireysel başvuru ile kazanılabileceğini vurguladı.
İsviçre Vatandaşlık Hukukunun Temel İlkeleri
İsviçre vatandaşlığı üç ana yolla kazanılır:
Bu davada sorun, doğum anında soy bağı zincirinin kopmuş olmasıydı. Yani başvuran doğduğunda ne annesi ne de büyükannesi İsviçre vatandaşıydı.
“Kalıtsal Ebedî Vatandaşlık” Nedir?
Geçmişte bazı kantonlarda, ailelere kuşaklar boyu süren “onursal” vatandaşlık unvanları verilmişti. Ancak bu statü modern İsviçre yasalarıyla uyumlu değil ve günümüzde yalnızca sembolik bir anlam taşıyor. Yasal bağlayıcılığı bulunmuyor.
Mahkemenin Kararının Önemi
Sonraki Süreç
Başvuran kararı Federal Yüksek Mahkeme’ye taşıdı. Yüksek Mahkeme’nin vereceği karar, benzer iddialarla gelecekte yapılacak başvuruların da kaderini belirleyebilir.
Yorum Yazın