
Bir millet, iki devlet… Aynı inancın, aynı yüreğin izinde bir yolculuk.
Kardeşliğin, vefanın ve tarih bilincinin anlam kazandığı o topraklara doğru, Şafak Dornbirn Derneği üyeleri unutulmaz bir kültür yolculuğuna çıktı. Başkan Davut Ermiş ve Sekreter Eray Ermiş’in önderliğinde gerçekleştirilen bu özel gezi, yalnızca bir seyahat değil; gönül coğrafyamızın kalbine yapılan manevî bir yürüyüştü.
Bu anlamlı program, aralarına kısa süreliğine katılan değerli eğitimci Hayat Aras’ın katkılarıyla da ayrı bir derinlik kazandı. Her adımda tarih konuştu, her nefeste kardeşlik yankılandı.
Şehitlikte Duygusal Başlangıç
Yolculuk, Azerbaycan’ın başkenti Bakü’de, şehitlerin huzurunda başladı. Türk ve Azerbaycan bayraklarının birlikte dalgalandığı Şehitler Hiyabanı, geziye katılan herkes için duygusal bir dönüm noktasıydı. O kutsal topraklarda edilen dualar, geçmişten bugüne taşınan bir vefa borcunun sessiz ifadesiydi.
Her adımda, bağımsızlık uğruna can veren kahramanların izleri hissedildi. O an herkes biliyordu: Bu gezi yalnızca bir kültürel etkinlik değil, bir dava bilincinin yeniden hatırlanışıydı.
Tarih ve Medeniyetin Kucaklaştığı Şehirler
Bakü’den Gence’ye, Şeki’den Şamaxı’ya uzanan rota boyunca, tarih yeniden can buldu.
İmamzade Camii’nin zarif kubbeleri altında edilen dualar, Nizami Gencevi Türbesi’nin gölgesinde hissedilen ilim ve irfan kokusu… Her biri, bu toprakların sadece taş ve topraktan değil; iman, bilgi ve emekle yoğrulmuş olduğunu hatırlattı.
Şeki Han Sarayı’nın ihtişamı, Kervansaray’ın zamana direnen duvarları ve Kiş Kilisesi’nin sessiz tanıklığı farklı kültürlerin bir arada yaşadığı bu bereketli coğrafyanın ne kadar derin bir geçmişe sahip olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi.
Şamaxı’da Minnet ve Hürmet
Şamaxı Türk Şehitliği’nde yankılanan dualar, ecdada duyulan minnetin sembolüydü. Her taşında bir kahramanlık hikâyesi saklıydı.
Cümə Məscidi’nde yükselen ezan sesi ise bu toprakların İslam medeniyetine nasıl yüzyıllardır ev sahipliği yaptığını hatırlattı.
Doğanın ve İnancın Buluştuğu Diyar
Nohur Gölü’nün dinginliği, Ateşgah ve Yanardağ’ın mistik havası, Qobustan’daki binlerce yıllık kaya resimleri… Hepsi birer tarih sayfası gibiydi. Bu yerler, yalnızca doğa harikası değil; insanlığın inançla, sabırla ve umutla yoğrulduğu kadim mekânlardı.
Kültürle Kurulan Kardeşlik Köprüsü
Bu gezi, kültürden fazlasını sundu.
Bir kardeşlik köprüsü kurdu, gönüller arasında görünmez bağlar ördü.
Şafak Dornbirn Derneği, bu organizasyonla hem tarih bilincini canlı tuttu hem de “birlikten doğan güç” anlayışını bir kez daha hatırlattı.
Başkan Davut Ermiş ve Sekreter Eray Ermiş’in gayretleriyle gerçekleşen bu program, Avrupa’daki Türk diasporası için de örnek bir kültürel faaliyet olarak tarihe geçti.
Son Söz
Azerbaycan’a yapılan bu anlamlı yolculuk, bir gezi değil; bir hatırlayış, bir vefa, bir uyanıştı.
Birlik, inanç ve kardeşlik duygularının yeniden filizlendiği bu etkinlik, hem geçmişin emanetini geleceğe taşımak hem de aynı ruhla yarınlara yürümek adına unutulmaz bir adım oldu.
Çünkü bazı yolculuklar vardır, insanı sadece bir yere değil, kendi özüne götürür.
Saygilarimla
Celil Serce
Yorum Yazın